Banyodan sonraki ilk 5 dakikamız..

Ahmetçik banyo yaptı, artık Yiğit abisinin bornozu bize oluyor. Ne zaman büyüdü bu kadar hiç anlamadım, zaman çok hızlı geçiyor fındığım çok hızlı büyüyor.

Banyodan çıkan Ahmet'in ilk hali, minik bir kuzucuk...

Bornozumu isteme benden buz gibi soğurum senden bakışı...

Annesinin üşüteceksin şeklindeki ısrarının üzerine kuzunun kurda dönüşümü..

 

 

 

Balık Puzzle ile Renkleri eşleştirelim.

              Öğrencilerimin birinden gelen proje ödevinden esinlenerek, hazırladığım puzzle balığımızı yaptık Ahmet'le bugün.

    

                 Renk eşleştirme çalışmalarımızdan olan bu etkinlikte aynı renkli kartları yüzleri birbirine değecek şekilde üst üste koyarak eşleştirdiğimizde balık resmi ortaya çıkıyor.

           Balığın bitmiş hali Ahmet'i çok mutlu etti, "Renklerden rengarenk balığımız oldu" dedi. Bir kaç kez bozup yeniden yaptı balığını, güzel bir etkinlik oldu.

          Sonra renkli tokalarla eşleştirme çalışmalarına devam ettik tokaları aynı renkli kartların üzerine koydu, biraz böyle zaman geçirdi, sonrasında tokaları açıp kartlara takmak istedi ama el kasları henüz o kadar güçlü olmadığı için başarılı olamadı. Yapamadığında çok sinirleniyor. İstediğini mutlaka yapacak, başaracak .. Kime çektiyse.. ;)



Kaplumbağanın evini tamamlıyoruz..

           Ahmet'le bugünkü etkinliğimizde önceden çizmiş olduğum kaplumbağa figürünün kabuğundaki beyaz boşlukları uygun renkli fasulye taneleriyle kapattık.

              Ya çok yorgun olduğundan ya da boşlukların sayısının fazla oluşundan bir süre sonra sıkıldı Ahmetçik, kaplumbağanın kabuğu tam olarak bitmeden etkinliği sonlandırdık. Sanırım biraz daha az sayıda boşluk olmalıydı. Bir dahaki sefere daha basitini hazırlayacağım.

Arkadaşım Bilgehan...

          Sınıfça gittiğimiz piknikte Ahmet doyasıya eğlendi. Abileriyle birlikte top oynadı. Emre abisiyle takım olup ,Selim abisine bol bol gol attı. Abi ve ablalarla birlikte geçirdiğimiz güzel bir gün oldu.
                          

Günün sonunda Ahmet servise binen öğrencilerimizi Bilgehan'la beraber uğurladı :)

Şekillere Zıplamaca...

           Ahmet temel şekillerin çoğunu biliyor. Bugün farklı bir pekiştirme etkinliği yaptık birlikte, verdiğim yönergeye göre Ahmet şekillerin üstüne zıpladı. Hem şekilleri tekrar ettik hem de zıplayarak enerji attık :)

 

Magnet Bulmaca Yüzler Oyunumuz..

          Daha önce Bim'den aldığımız ve sıkılmadan sürekli oynadığımız magnetik yüz tamamlama oyunumuzu oynayarak başladık bugüne..Biz tamamlamalı mıknatıslı oyunlara bayılıyoruz. Yeniden satışa sunulursa kaçırmayın derim çünkü ben başka bir yerde rastlamadım bu oyuncağa..

      Magnetik parçaları boş yüzün üzerine koyarak 14 farklı rolde insan oluşturuyorsunuz.Kuzucukların  kutu içerisindeki 14 örnek resim kartından birini seçip aynısını yapmaya çalışması sırasında doğru gözleri, burnu,ağzı ve aksesuarları bulması gerekiyor, inanılmaz dikkat geliştirici olduğunu düşünüyorum.

               Ahmet koyduğu her parçadan sonra doğru olmuş mu diye inceliyor resmi,ters biçimde ya da yanlış bir parça koymuşsa hemen düzeltiyor. Ahçı, palyaço,madenci, hemşire ... gibi farklı meslek gruplarını da tanımış oluyor. Üzerine sorular soruyor. Mesela korsan ne demek? Cadılar nerede yaşar? Hırsız gözlerini açmış, korkmuş mu? gibi..

         Biz bu oyun kutumuzun başında birlikte çok güzel vakit geçiriyoruz,herkese tavsiye ederiz.

             Öğlen saatleri geldiğinde Ahmetle biraz dışarı çıktık, "space car" olarak bilinen pedalsız arabaya bindi ve aynada poz verdi oğluşum, annesi gibi seviyor aynaları :) uzun süre inmek istemedi arabasından, çok sevdi :)

        Dondurma vaadiyle ancak ikna edebildim fındığımı ve günün sonunda kocaman çilekli bir dondurma yedik :))

Kuklalar Çok Eğlenceli :)

     Bugün denizli Sümerpark alışveriş merkezine gittik. Çocuklar için kukla gösterisi düzenlemişler, tesadüfen orada olmamız bizim için büyük şanstı. Ahmet çok keyifle izledi kuklaları, güzel müzikler eşliğinde kuklalar dans ettiler. Önce Tarkan çıktı , sonra Hadise ve Gülşen derken , müzikler son ses eğlendi çocuklar  :)

     Zaman zaman çocukların yanına da gelen kuklalar,çocuklara güzel bir gün yaşattı. Ancak maalesef Ahmet hem kuklacı amcadan hem de kendisine doğru yaklaşan kuklalardan korktu, onları uzaktan izlerken daha çok sevdi.

          Gösterinin sonuna doğru biraz açıldı, çocuklarla sahneye atladı :) Şarkı söylediler. Sonrasında oyun alanına gittik ve orada da bir kaç arkadaş bulup beraber oynadı.

           Günün sonunda basketbol maçına gittik.Yaklaşık 3000 kişinin arasında fındığım bayrak sallayarak tezahürat etti;basketbolu çok seviyor.Mutlu bir gündü,umarım hergünü böyle geçer

İlk Monopoly oyunumuz :)

           Ahmet Pepe'yi çok seviyor. Bu aralar Pepe'den etkilendiğinden sanırım kuaförcülük oynamaya bayılıyor. Bugün de uzun bir süre babasının saçlarıyla oynadı, kesti, taradı, ayna gösterip "Güzel olmuş mu?" diye sordu.



              Sonrasında monopoly oynadık. Zar atıp ilerleme sırasında kutucukları saydığımızdan bir nevi  sayı sayma egzersizi oldu. Evler, oteller inşa ettik. Sonra residence'lar ve oteller zinciri :))

Puzzle Kitabımız...

Ahmet bugün ilk defa dışarıda bindi  scooter'ına özgürce... Mutluluğuna diyecek söz yoktu :)

             Sonrasında babasıyla birlikte puzzle yaptılar. Ahmet artık ufak yönlendirmelerle 10 parçalı puzzle yapabiliyor.

            6 farklı hayvanı içeren bu puzzle kitabımızı da çok seviyoruz. Gittiğimiz her yerde kurtarıcımız oluyor.

Mıknatıslı Resim Oyunu..

       Ahmet'le Tchibo'dan aldığımız magnetik resim oyunumuzu oynadık bugün. Bu oyunu çok seviyor,her çıkardığımda ilk kez görmüşçesine seviniyor. Çeşitli araba ve kayık modelleri tasarlayabileceğiniz bir oyun bu; magnetik kutusu üzerinde ikisi yol ve biri de deniz olmak üzere 3 farklı arka plan var, üzerine mıknatıslı parçaları koyarak aracınızı ya da kayığınızı tamamlıyorsunuz. 12 örnek resim de var içerisinde kuzucuğunuz bakarak da yapabiliyor.

 

            

Ahmet 18 aylıkken almıştım bu magnetik kutuyu, minicik elleriyle arabaların tekerleklerini takmaya bayılıyordu. Şimdilerde severek çok değişik tasarımlar yapıyor. Örnek resimleri birebir yapabiliyor. Bu oyunla hem el becerisi hem de dikkati gelişiyor.

  

19 Mayıs tatilimiz..

3 günlük 19 Mayıs tatilimiz bugün başladı. Aslında Marmaris'e ya da Kuşadasına gidip bir tatil yapalım düşüncesi içindeydik. Hatta bavulumuzu bile hazırlamıştık ama hava sıcaklığına bakınca gitmemeye karar verdik. Kıştan çıkmış deniz soğuk olabilir ve Ahmet'i üşütebiliriz diye düşündük. Ahmet "denize gidelim, ben yüzmek istiyorum" dese de maalesef bu hayali biraz daha erteledik. Ama üç günü dolu dolu Ahmet'i mutlu edecek şekilde eğlenerek geçirmeye karar verdik. Ahmet'i ilk gün çok sevdiği top havuzuna görtürdük, topların içinde yuvarlandı, diğer çocuklarla oynadı, çok eğlendi.

           Denizli yeşil bir şehir, park anlamında alternatifiniz çok; tatilin 2. gününde Adalet parkına gittik ailecek. Gemi şeklinde oyun alanında Ahmet yeni edindiği arkadaşı Eren'le korsancılık oynadı.

Bu arada tam 4 köfte ve yarım elma yedi maşallah; parkta zorlanmadan yediğini fark ettim. Bundan sonra yanıma hep bir şeyler alacağım. Sorunsuz yemesi süperdi.

Ahmetcik son olarak anne ve babasıyla resim çektirdi ve parkta oynayarak geçen güzel bir gün de böylece bitti.

 

 

Parmak Boyalar..

          Parmak boyalarımızla resimler yaptık Ahmet'le bugün. Önce sarı boyayla doğaçlama bişiler çizdi fırçasıyla Ahmet, sonra ben ev ve araba modelleri çizdim kağıda, Ahmet'de dışına taşırmadan fırçasıyla içini boyayacaktı resimlerin; ilk başta gayet dikkatli ve istekli olsa da kısa bir süre sonra ev ve araba tanınamaz hale geldi :) parmaklar da devreye girince sarı kırmızı renk cümbüşü çıktı ortaya... :)

Arkadaşım Can ve Sevgili Topumuz...

              Bugünkü park keyfimiz sırasında yeni bir arkadaşla; Can'la tanıştık. Çok tatlı Ahmet gibi bıdık bıdık konuşuyor,Ahmet'den ay farkıyla biraz büyük. Can aslında her gün parka geliyordu ama farklı olarak bugün topuyla birlikte gelmiş. Bir top delisi olan Ahmet hemen kanka oldu Can'la ve birlikte top oynadılar.

            Yeni arkadaşımızı biz çok sevdik. Eve gelene kadar yarın yeniden Can'la top oynayacaklarından ve ondan hoşlandığından bahsetti. Arkadaş canlısı oğlum benim. Böylece yeni bir arkadaş daha edindi.

               Ahmet top oynamayı çok seviyor. Hatta en büyük aşkı diyebiliriz. Babası gibi topçu olacak sanırım fındığım. Eee... napalım genlerinde var oğlumun :)

 

Ayıcığa Kıyafet Giydirmece...

          Ahmet'le bugün oyuncak çekmecelerimizi düzelttik. Bu sırada da çok severek oynadığımız oyuncaklarımızla da yeniden oynadık. Bu oyuncakların arasında ayıcığa kıyafet giydirme yap-bozumuz da vardı. Bu yapbozun bizde ayrı bir yeri var, Ahmet mutlu, üzgün,kızgın, şaşkın, neşeli gibi çeşitli duygu durumlarını bu yapboz sayesinde pekiştirerek öğrendi. Farklı duygu durumlarını yansıtan yüzleri olan ayıcıklara, kıyafetlerini giydirip hikayeler uydurdu.

      

       - Bugün ayıcık park  kıyafetlerini giyip parka gitmiş. Orada arkadaşlarıyla oynamış ve çok mutlu olmuş.

       - Sonra çok uykusu gelmiş pijamalarını giymiş uyumuş.

       -  Uyanınca acıkmış ve sinirlenmiş.
 

       - Babası işe gittiği için üzülmüş vs. :))
 

            Hayalgücünü geliştimesi bakımından çok sevdiğim bu oyuncakla üçlü eşleştirme çalışmaları yapabiliyorsunuz. Alt üst takım yaptığınız kıyafetlerin üzerine o kıyafetin içinde nasıl hissederseniz ona göre bir yüz ifadesi içeren ayıcığın kafasını koyuyorsunuz.

           Ahmet'in uzun süre oyalandığı nadir oyuncaklarındandı hala da bu özelliğini koruyor.

Meraklı Minik : İşte Bir Kaplumbağa...

            Tübitak yayınlarının 3 yaş ve üstü için hazırladığı Meraklı Minik dergisini konusuna göre aralıklarla alıyorum. Bu ayın konusu kaplumbağalar olunca Ahmet'in seveceğini düşünerek aldım. Ahmet yorganın altına girerek saklanmayı ve saklambaç oynamayı çok seviyor. Kaplumbağalar da korktuklarında kabuklarına saklanarak orada güvende olduklarını düşündüklerinden, bu yönleriyle Ahmet'in ilgisini çekebileceklerini düşündüm.

            Dergi yeşil alanlarda görebileceğimiz kaplumbağaları anlatan güzel bir hikayeyle başlıyor. Önce Ahmet'e bu hikayeyi okudum. Ahmet resimleri inceleyerek dinledi ve kendince yorumladı hikayeyi..

       - Evini sırtında mı taşıyormuş? Ben de taşicam,içine saklanıcam. Orda kimse beni bulamaz dedi.

          Sonra dergide  minik bir cep kitapçığı oluşturmamız için verilen sayfayı kestik ve minik kitapçığımızı hazırladık. Kitapçık kara ve deniz kaplumbağalarının benzer ve farklı yanlarını karşılaştırmalı olarak veriyordu.

           Ahmet çekmecesinden, oyuncak kaplumbağalarını bulup getirdi. Bunlardan biri deniz, diğeri ise kara kaplumbağasıydı. Elimizdeki oyuncak modellerimize bakarak kitapçığımızı inceledik. Bu çok hoşumuza gitti.

Daha sonra derginin küçükten büyüğe sıralanan kaplumbağa sayfasındaki boşluklara uygun çıkartmaları yapıştırdık.

Çıkartma yapıştırmayı çok seviyor. Bu etkinliği de çok keyifle yaptı biraz dışına eğri yapıştırsa "olmadı dimi anne" dedi. Yaptığı işi en güzel şekilde yapmak istiyor akıllı fındığım.

 

            Derginin bir başka sayfasında ise kabuk çıkartmalarını uygun kabuklarla eşleştirdik.

          Buraya yazmadığım "kaplumbağa dominosu", kaplumbağa eşleştirme kartları ve "kaplumbağaları denize ulaştıralım" isimli oyunlar da var dergide, bunları da yakın bir zamanda oynarız diye düşünüyorum. Bu ay dergimiz dolu dolu, biz çok beğendik. Meraklı Minik dergisini herkese tavsiye ederiz.

 

Anneler Günü..

            Bugün anneler günü; anne olduktan sonra çok daha iyi anladığım annelik vasfına ithaf edilmiş çok özel bir gün.. Hepimiz için annemiz bir tane ve çok özeldir. Benim annemde benim bir tanem. Bu dünyada beni en çok seven, bana her şeyi olduğumu hissettiren, ben mutsuzken mutsuz olan, ben gülerken benimle gülen, benimle sevinen benimle üzülen karşıma çıkan her engelde yanına koştuğum, elimi uzattığım yerde olan bitanecik annem.. İyki varsın. Yanımda olamasanda sen hep yanımdasın. iyiki yanımdasın. Seni çok ama çok seviyorum. Artık ben de bir anneyim. Umarım Ahmet'im de, benim seni sevdiğim gibi, beni çok sever ve ben de ,senin bana olduğun gibi, iyi bir anne olabilirim ona..
             Bugün için küçük bir pasta aldık ve mumları üfledik.  Bu pastamız tüm anneler için olsun. Tüm annelerin anneler günü kutlu olsun..

 

İyiki varsınız.....